Kapadokya
Balayını yurt içinde mistik bir şehirde geçirmek isteyenler için kapadokya en büyülü kentlerden biri. Coğrafi oluşumundan kaynaklanan, nefes kesici gün batımlarını izleyerek balayında göz alıcı doğal güzelliklerinin yanı sıra pek çok aktivite olanağı sunuyor. Kapadokya’da geçireceğiniz balayının en keyifli anlarından biri balon turuna katılarak Kapadokya’yı kuş bakışı izlemek. Ayrıca dilerseniz daha önceden rezervasyon yaptırarak giderseniz sizin için size özel, gökyüzünde bir düğün organizasyonu dahi yapılabilir. Ama yüksekler bize göre değil diyenlerdenseniz ılık bir akşamüstü, at sırtında vadi gezisine çıkmak ve yüksek bir tepeden gün batımını seyretmek de bir diğer alternatif. Ayrıca çevredeki tarihi yerleri keşfederek geçmişe bir yolculuk da yapabilirsiniz. Aynalı Kilise, Nazar Kilisesi, Göreme, Güvercinlik Vadisi ve Derinkuyu yeraltı şehirleri ilginç birer alternatif olabilir. Akşam yemekten sonra Ürgüp’teki şarap fabrikalasının mahzenini gezebilir, şömine başında, romantik bir şekilde birbirinden özel şarapların tadına bakabilir ve size özel hazırlanıcak akşam yemeğinde eşlik etmesi veya balayı dönüşünde yakınlarınıza hediye etmek için leziz şaraplardan istediğiniz kadar satın alabilirsiniz.
Marmaris
Balayınızı yurt içinde ve güney sahillerinde geçirmek isterseniz rotanızı Marmaris’e çevirebilirsiniz. Balayınızı Marmaris de geçirerek düğün hazırlığında yorgun düşen bedeninizi ve ruhunuzu dinlendirip yeni bir hayata adapte olmanın keyfini çıkarabilirsiniz. Marmaris’de cin-tonik-ham mandalina üçlemesi ile karşılanan gün batımı ve gün doğumunu izleyerek üzerinizdeki tüm stresi atar ve uzun süre yetecek huzuru depolayarak evinize geri dönersiniz. Marmaris’in daracık sokakları, eskisiyle yenisiyle, taşıyla ahşabıyla birbirinden şirin evleri ile estetik adına karşınıza çıkabilecek hoş süprizlerle dolu Eski Marmaris ve Kaleiçi, romantik bir yemek için bir çok seçenek sunar. Tatilde fotoğraf çekmeyi sevenlerdenseniz Marmaris sizin için mükemmel bir mekan. Güneş, ışınlarını en duru haliyle ve en düzgün ışıkla gönderir; havada nem yok denecek az olduğundan, hayatınızın en mutlu anlarını mükemmel fotoğraf kareleri ile ölümsüzleştirebilirsiniz.
Kuzey Ege
Uzun bir balayı için yeterli vaktiniz yoksa üzülmeyin. Kaz Dağları’nın en güzel mekânlarından biri olan Zeytinyağı’nda 3 günlük romantik bir kaçamak yapabilirsiniz. Bölge, özellikle açık havada yapılan aktivitelerden hoşlanan çiftler için biçilmiş kaftan. Doğayla iç içe geçireceğiniz bu kaçamakta; Ayı Deresi ve Kazdağı Zirvesi parkurunda trekking, botanik turu ve Şahinderesi Kanyonu'nda jeep safari gibi etkinliklere katılabilirsiniz. Trekking parkurlarının uzunluğu 9 – 12 km arasında değişiyor. Botanik turunda; Kazdağı'na özgü endemik bitkilerini, Kazdağı köknarlarını ve mevsimine göre yabani çiçek türlerini görme imkânınız var. Milli parklar rehberi eşliğinde yapılan turlar minimum 10 kişi için düzenleniyor. Jeep safari turunda ise oksijen sirkülâsyonunun en yüksek olduğu Şahinderesi Kanyonu boyunca kara ve kızılçamlar arasında yolculuk ediliyor ve kanyonun başlangıç noktasında öğle yemeği molası veriliyor. Daha sonra doğal göletlerde alabalıklarla birlikte yüzmenin keyfini çıkarabilirsiniz. Daha çok zamanı olanlar ise burada bolca temiz hava ve enerji depoladıktan sonra balayı tatillerini Asos'da sürdürebilirler. Göz alıcı taş evleri ve Ege Denizi'nin berrak sularını kızıla boyayan günbatımları, Assos’u aşıkların gözdelerinden biri haline getiriyor. Bu küçük tatil beldesi tertemiz havası, sıcakkanlı insanları ve tarihi kalıntılarıyla gerçek bir Ege güzeli. Burada birkaç gün geçirdikten sonra ise rotanızı Bozcaada'ya çevirin. Butik otelleri, kaliteli şarapları ve Akdeniz ikliminin bunaltıcı sıcaklarını uzak tutan rüzgârlarıyla ada, huzur içinde, baş başa geçirilecek günler vaat ediyor.
Çeşme
Son yılların gözde tatil ve balayı beldesi Çeşme, geniş bir seçeneğe sahip konaklama seçenekleri, uzun beyaz kumsalları ve berrak deniziyle balayı için harika bir alternatif olarak karşımıza çıkıyor. Düzenli ve temiz sokakları, geniş caddeleri ve meydanıyla Çeşme'nin merkezi insana mutluluk veriyor. Ancak Çeşme'de mutlu olmanızı sağlayacak asıl durum, balayınızın her gününü farklı yaşamanıza olanak verebilecek zengin aktivite seçeneklerinin fazla olması. Çeşme'nin yakın çevresinde sörf yapabilir, antik bir kenti ziyaret edebilir, kaplıcalarda rahatlayabilir, altın kumsallarda denizin tadını çıkarabilir, çevredeki adalara her gün yapılan tekne turlarına katılabilir ya da sakin bir köyde kafanızı dinleyebilirsiniz. Çeşme’de geçirdiğiniz balayı sonrası bütün düğün telaşının yorgunluğunu bedeninizden en önemlisi de ruhunuzdan atarak her zamankinden çok daha rahat ve dingin olacaksınız.
Göcek
Labirenti andıran koyları, doğa harikası on iki adası ile Göcek balayı tatillerinin vazgeçilmezi mavi yolculuk için birbirinden farklı ve sayısız seçenek sunuyor. Mitoloji kahramanı İkarus'un keyifle başlayan, hırsa dönüşen ve hazin bir sonla biten öyküsü Göcek'in önünde uzanan denizde geçer. Babası, yaptığı kanatları balmumuyla İkarus'un omuzlarına yapıştırır. Böylece İkarus uçma yeteneği kazanır. Ancak babası oğlunu uyarmayı ihmal etmez. Eğer fazla yükselirse güneşin balmumunu eriteceğini, alçaktan uçarsa da boğulma tehlikesi olduğunu söyler. İkarus, uçmaya başlar. Bir süre sonra biraz daha yükselir, ancak hırslarına gem vuramaz; biraz daha, biraz daha derken iyice güneşe yaklaşır ve kanatları tutan balmumu erimeye başlar. Sonunda kanatları, ardından da İkarus düşer denize. İşte İkarus'un düşüp boğulduğu bu deniz, Göcek'in önünde uzanan Fethiye Körfezi'dir. Adalarla anakaranın birbirine karıştığı bir burnu dönünce karşınıza çıkıveren nefis koylarıyla Göcek, Fethiye Körfezinin en keyifli yeridir. Her ne kadar eski adı 'Kalimche' olsa da, iki yanında yer alan Telmessos (Fethiye) ve Kaunos'un (Dalyan) zengin tarihine sahip değil. Ancak, coğrafi yapısı ve doğası Göcek'i özel kılıyor. Etkili rüzgârlara kapalı korunaklı yapısı ve insan aklı Göcek'e, ülkemizin ve dünyanın en önemli yat limanlarından biri olma özelliğini kazandırmış. Osmanlı'dan yakın zamana kadar çevre köylerden çıkarılan krom madeninin gemilere yüklendiği liman olan Göcek, bugün yatçıların ve mavi yolculuk tutkunlarının vazgeçilmez durağı. Balayının tamamını mavi yolculuğa ayırmak istemeyenler için Göcek'ten yapılacak günübirlik veya birkaç günlük tekne yolculukları da uygun olabilir. Her sabah saat 10.00’da Göcek'ten hareket eden teknelerle adaların ve koyların tadını çıkarabilirsiniz.
Antalya - Kaş
Ülkemizin en çok rağbet gören balayı ve tatil yerlerinden olan Antalya ve Kaş bölgesi balayı için güzel bir alternatif oluşturuyor. Likya Uygarlığı'nın dağ ve denizle şekillenen coğrafyası, Kaş'ın karakteristik özelliklerini oluşturuyor. Likya Birliği'nin, sarp dağlar ve denizle çevrili ülkesinin önemli kenti Kaş'ın o zamanki adı Antiphellos'tu. 'Kayanın karşısı' anlamına gelen bu isim Kaş'ın kurulu olduğu dağın eteklerindeki kayalık yapıya çok uygun düşüyor. Geçmişin görkemli Likya kenti, şimdilerde büyük şehir kaçkınlarına ev sahipliği yapıyor. Ama yine de Kaş geçmişten beri, 'çılgın' kalabalıkların istilasından uzak kalabilmiş. Bunun en önemli sebebi Kaş'ın büyük kentlere olan uzaklığı ve denize paralel uzanan yolları. Bu uzun ve zorlu yollara katlanmak zor olsada Kaş’a vardığınızda bu zorlukları unutacaksınız. Balayınızı şehir gürültüsünden uzak doğayla başbaşa geçirmek isterseniz Kaş’ı seçenekleriniz arasına koymalısınız.
Bodrum
Son derece hareketli ve günün 24 saatini yaşayabileceğiniz bir balayı mekanı arıyorsanız Bodrum sizin için mükemmel bir alternatif. Gece ile gündüzün ayrı tatlara sahip olduğu Bodrum’da gün hiç bitmez. Akşam üzeri Bodrum'u etkisi altına alan rengarenk günbatımları ve canlı atmosferiyle Bodrum geceleri romantik anlar yaşamak isteyen çiftlere sınırsız alternatif sunar. Sabahın ilk ışıklarına kadar devam eden eğlence güneş ışıklarının rehaveti altında sakin koyların sükunetine bırakır kendini...
Balayınız için Bodrum'u seçerseniz bu masmavi koyların ferahlığında unutulmaz anlar yaşayabilirsiniz. Ya da Çökertme, Mazı, Sazköy, Yeniköy, Pınarbelen, Etrim, Çiftlik gibi küçük çevre köylerde doğayla iç içe vakit geçirebilirsiniz. Gümüşlük'te akşam üzeri deniz gerçekten gümüş gibi. Yalıkavak'ın farklı noktalarından günbatımını mutlaka izleyin. Değirmenlerin önünden ya da Çimentepe'den güneş batarken geçireceğiniz anları asla unutamayacağınızdan emin olabilirsiniz. Bodrum’da eğlenceyi ve romantizmi birarada ve doyasıya yaşayabilirsiniz.
Pamukkale
Bulutların Gölgesinde Yeryüzünün doğal güzelliklerinden payını düşeni fazlasıyla alan Pamukkale, doğal kaynaklar açısından da çok şanslı bir coğrafyada yer alıyor. Pamukkale, her geçen gün daha fazla ilgi gören ve umut bağlanan termal turizm merkezleri açısından çok zengin kaynaklara sahip. Travertenlerin dünyadaki sayılı örneklerinin bulunduğu Pamukkale, her mevsim farklı güzel. Pamukkale'nin şifalı suları Romalılardan beri terapide kullanılıyor. Muhteşem görünümlü kalsiyum oksitli ırmakların tortularıyla oluşan traverten dalgaları, turistler için önemli bir çekim merkezi. Yurtdışındaki benzerlerinin aksine Pamukkale' de travertenlerin üstünde yürüyebilirsiniz. Doğal zenginlikleri kadar tarihi zenginlikleriyle de gelenleri büyüleyen bir kent Pamukkale. Hierapolis antik kentinin arkeoloji literatüründe "Kutsal Kent olarak" adlandırılması, kentte bilinen bir çok tapınak ve dinsel yapının varlığından kaynaklanıyor. Hierapolis antik kenti, Roma ve Helenistik devirden kalma mimari eserlere ev sahipliği yapıyor.
Alanya
Kilometrelerce uzanan kumsalları, antik şehirleri, tabiat harikası mağaraları ve doğa sporlarına uygun coğrafyasıyla yerli ve yabancı turistlerin sadece gezip görmek için değil, yaşamak için de seçtikleri bir yer Alanya. Ülkemizin en gözde tatil merkezlerinden biri olan Alanya'ya gelenleri ilk olarak yarımadanın üzerinde bir taç gibi kurulmuş olan Selçuklu Kalesi karşılıyor. Alanya Kalesi, şehrin en güzel manzarasına sahip. Kalenin yanı sıra eşi benzeri olmayan tersane ve Kızıl Kule gerçekten görülmeye değer güzellikler. Alanya'nın en ilgi çekici özelliklerinden biri de mağaraları. Astım hastalarına iyi geldiği söylenen Damlataş Mağarası bunlar arasında en bilineni. İlginç kaya oluşumlarıyla Fosforlu Mağara, korsanların kadın esirleri tuttukları Kızlar Mağarası ve Aşıklar Mağarası'na keyifli bir tekne yolculuğu sonunda ulaşabilirsiniz. Alanya'nın 15 km. doğusunda yer alan Dim Çayı Vadisi, yazın bunaltıcı sıcaklarında serinlemek isteyenlerin derdine derman olacak nitelikte. Tüm sahillerinden denize girilebilen Alanya, zengin tarihiyle de ziyaretçilerini büyülüyor. Kente 20 km. uzaklıktaki Leatres, kilise, hamam ve tapınak kalıntılarıyla üst üste kurulmuş uygarlıkların öykülerini anlatırken, Alanya'ya 30 km. mesafede olan Iotepe Liman Kenti, doğal limanı ve hakkında üretilmiş efsaneleriyle tanınıyor. Kral Antiaküs'ün karısının adını taşıyan kent, Roma döneminden kalıntılarına ev sahipliği yapıyor. Kargıcak Köyü civarındaki Syedra kale, agora ve tapınaklarıyla yerli ve yabancı turistlerin akınına uğrayan tarihi mekânlardan biri. Alanya'daki modern konaklama tesisleri her keseye uygun tatil seçenekleri sunuyor. Liman yolu boyunca el sanatları, deri, giysi, mücevherat, el çantaları ve yöreye özgü ilginç renklere bezeli su kabaklarının satıldığı dükkânlar, lokantalar, barlar sıralanıyor. Buralarda çok hoş şeyler bulabilirsiniz. Alanya'nın bir başka dikkat çekici özelliği ise kente yerleşen yabancılar. Almanlar başta olmak üzere birçok yabancı Alanya'da ev satın alarak yılın 12 ayını burada geçiriyor.
Uludağ
Kış aylarında balayına giden çiftler için çok güzel bir alternatif olan Uludağ Anadolu’daki Olympos dağlarının en görkemlisi, yaz ve kış insanları kucaklayan bir doğa sığınağı, bitkisel zenginlik bakımından ender yerlerden biridir. Mart ayında alt kademelerde başlayan uyanma, yaz boyunca zirvede devam etmektedir. Bu özellik Mart – Ağustos ayları arasında ULUDAĞ’I çiçek cennetine dönüştürmektedir. Özellikle Orman kuşağının üzerinde yer alan ve pek çok kişi tarafından kıraç olarak bilinen dağda, çok zengin ve bu bölgeye özgü nadir bitki türleri yayılış göstermektedir. Evliya Çelebinin söylediğine göre Bursalılar Bakacak Mevkiinden ayın çıkıp çıkmadığına bakar ve oruca öyle başlarlarmış. Ay çıktığı burada yakılan bir ateşle Bursalılara duyurulurmuş. Bu nedenle buraya Bakacak denmiş ve dört yüzyıldır değişmemiş. Belvi denilen kayalıklardan güneşin batışını izlemek çok keyiflidir. Batıya doğru yüzünüzü dönün ve ufukla birleşen Apolyont gölü sedef gibi karşınızda parlar, batıdan güneş batışını seyrederken aynı zamanda doğudan çam ağaçları arasından ayın doğuşunu izlersiniz. Zirvenin tepesinden bakıldığında Batı Anadolu’nun büyük bir kesimi, girintili – çıkıntılı körfez ve koylar Marmara ve İmralı adaları birer nokta şeklinde karşınızdadır. Daha uzağa bakarsanız İstanbul’ un siluetini görebilirsiniz. Kışın Uludağ’ın ak ipekten örtüsü tüm güzellikleri saklar ve Nisanda karların erimesi ile birlikte, çimenler, 791 adet rengârenk çiçek (bunlardan 28 tanesi sadece Uludağ da yetişir) , göller ve kelebekler ortaya çıkar. Bu doğa harikası yerde eşinizle birlikte romantik anlar yaşayabilir doğanın güzelliklerine tanık olabilirsiniz.
Karadeniz
Balayılarını yurt içinde geçirmek isteyen çiftler için farklı bir alternatif de Karadeniz turları. Karadeniz ülkemizin en nadide köşelerinden biri olmakla birlikte doğa ile iç içe yemyeşil yaylaları, rengârenk kır çiçekleri ile süslü kanyonları ile balayı için mükemmel bir oksijen deposu. Habitatı bozulmamış bir çevrede yaşayan bin bir çeşit yabani hayvan ve bitki, insanı televizyonlarda izlenilen belgesellerin kurmaca aleminden kurtarıp gerçek hayatın bir parçası kılıyor. Karadeniz Bölgesindeki yaylalarımızın çevresi genellikle ladin türü çam ağaçları ile kaplıdır. Karadeniz kıyıları sahip olduğu yeşillikleri sadece bol yağmuruna değil, nemli ve sisli havasına da borçludur. Ancak sahil şeridindeki şehirlerde yüksek nem ve sisli hava yükseklere çıkıldıkça yerini pırıl pırıl bir güneşe, bol oksijenli tertemiz havaya bırakır. Karadeniz yaylalarında bitki örtüsü genel olarak köknar, ladin, sarıçam, sedir, kayın, meşe, ıhlamur, karaağaç, gürgen, kızılağaç, yabani fındık gibi ağaç türleriyle kardelen, yabani açelya, orman gülü, Gökova gibi binlerce çeşit kır çiçeği ile kaplıdır. Patika yolları, yemyeşil ormanlık alanları ve doğa harikası olan birbirinden güzel kanyonları görülesi yerleri arasında. İncesu Kanyonu, Pınarbaşı Valla ( Varla ) Kalyonu, Şehriban Kanyonu, Çatak Kanyonu, Horma Kanyonu, (Anbar Gölü) Şeker Kanyonu, Şeker Kanyonu, Tokatlı Kanyonu ve Sakaralan Kanyonlarını mutlaka gezi listenize almalısınız. Ayrıca Karadeniz Mutfağı” deyince, hemen herkesin aklına gelen bilindik şeyler var; hamsi, fındık ve mısır unu gibi. Oysa Karadeniz Mutfağı’nın en belirleyici özelliklerinden birisi, ot yemekleri… Pek de fazla bilinmeyen bu yemeklerinden tadarak değişik lezzetleri balayı keyfinizde tadabilir ve güzel deneyimler yaşayabilirsiniz.
Balayını yurt içinde mistik bir şehirde geçirmek isteyenler için kapadokya en büyülü kentlerden biri. Coğrafi oluşumundan kaynaklanan, nefes kesici gün batımlarını izleyerek balayında göz alıcı doğal güzelliklerinin yanı sıra pek çok aktivite olanağı sunuyor. Kapadokya’da geçireceğiniz balayının en keyifli anlarından biri balon turuna katılarak Kapadokya’yı kuş bakışı izlemek. Ayrıca dilerseniz daha önceden rezervasyon yaptırarak giderseniz sizin için size özel, gökyüzünde bir düğün organizasyonu dahi yapılabilir. Ama yüksekler bize göre değil diyenlerdenseniz ılık bir akşamüstü, at sırtında vadi gezisine çıkmak ve yüksek bir tepeden gün batımını seyretmek de bir diğer alternatif. Ayrıca çevredeki tarihi yerleri keşfederek geçmişe bir yolculuk da yapabilirsiniz. Aynalı Kilise, Nazar Kilisesi, Göreme, Güvercinlik Vadisi ve Derinkuyu yeraltı şehirleri ilginç birer alternatif olabilir. Akşam yemekten sonra Ürgüp’teki şarap fabrikalasının mahzenini gezebilir, şömine başında, romantik bir şekilde birbirinden özel şarapların tadına bakabilir ve size özel hazırlanıcak akşam yemeğinde eşlik etmesi veya balayı dönüşünde yakınlarınıza hediye etmek için leziz şaraplardan istediğiniz kadar satın alabilirsiniz.
Marmaris
Balayınızı yurt içinde ve güney sahillerinde geçirmek isterseniz rotanızı Marmaris’e çevirebilirsiniz. Balayınızı Marmaris de geçirerek düğün hazırlığında yorgun düşen bedeninizi ve ruhunuzu dinlendirip yeni bir hayata adapte olmanın keyfini çıkarabilirsiniz. Marmaris’de cin-tonik-ham mandalina üçlemesi ile karşılanan gün batımı ve gün doğumunu izleyerek üzerinizdeki tüm stresi atar ve uzun süre yetecek huzuru depolayarak evinize geri dönersiniz. Marmaris’in daracık sokakları, eskisiyle yenisiyle, taşıyla ahşabıyla birbirinden şirin evleri ile estetik adına karşınıza çıkabilecek hoş süprizlerle dolu Eski Marmaris ve Kaleiçi, romantik bir yemek için bir çok seçenek sunar. Tatilde fotoğraf çekmeyi sevenlerdenseniz Marmaris sizin için mükemmel bir mekan. Güneş, ışınlarını en duru haliyle ve en düzgün ışıkla gönderir; havada nem yok denecek az olduğundan, hayatınızın en mutlu anlarını mükemmel fotoğraf kareleri ile ölümsüzleştirebilirsiniz.
Kuzey Ege
Uzun bir balayı için yeterli vaktiniz yoksa üzülmeyin. Kaz Dağları’nın en güzel mekânlarından biri olan Zeytinyağı’nda 3 günlük romantik bir kaçamak yapabilirsiniz. Bölge, özellikle açık havada yapılan aktivitelerden hoşlanan çiftler için biçilmiş kaftan. Doğayla iç içe geçireceğiniz bu kaçamakta; Ayı Deresi ve Kazdağı Zirvesi parkurunda trekking, botanik turu ve Şahinderesi Kanyonu'nda jeep safari gibi etkinliklere katılabilirsiniz. Trekking parkurlarının uzunluğu 9 – 12 km arasında değişiyor. Botanik turunda; Kazdağı'na özgü endemik bitkilerini, Kazdağı köknarlarını ve mevsimine göre yabani çiçek türlerini görme imkânınız var. Milli parklar rehberi eşliğinde yapılan turlar minimum 10 kişi için düzenleniyor. Jeep safari turunda ise oksijen sirkülâsyonunun en yüksek olduğu Şahinderesi Kanyonu boyunca kara ve kızılçamlar arasında yolculuk ediliyor ve kanyonun başlangıç noktasında öğle yemeği molası veriliyor. Daha sonra doğal göletlerde alabalıklarla birlikte yüzmenin keyfini çıkarabilirsiniz. Daha çok zamanı olanlar ise burada bolca temiz hava ve enerji depoladıktan sonra balayı tatillerini Asos'da sürdürebilirler. Göz alıcı taş evleri ve Ege Denizi'nin berrak sularını kızıla boyayan günbatımları, Assos’u aşıkların gözdelerinden biri haline getiriyor. Bu küçük tatil beldesi tertemiz havası, sıcakkanlı insanları ve tarihi kalıntılarıyla gerçek bir Ege güzeli. Burada birkaç gün geçirdikten sonra ise rotanızı Bozcaada'ya çevirin. Butik otelleri, kaliteli şarapları ve Akdeniz ikliminin bunaltıcı sıcaklarını uzak tutan rüzgârlarıyla ada, huzur içinde, baş başa geçirilecek günler vaat ediyor.
Çeşme
Son yılların gözde tatil ve balayı beldesi Çeşme, geniş bir seçeneğe sahip konaklama seçenekleri, uzun beyaz kumsalları ve berrak deniziyle balayı için harika bir alternatif olarak karşımıza çıkıyor. Düzenli ve temiz sokakları, geniş caddeleri ve meydanıyla Çeşme'nin merkezi insana mutluluk veriyor. Ancak Çeşme'de mutlu olmanızı sağlayacak asıl durum, balayınızın her gününü farklı yaşamanıza olanak verebilecek zengin aktivite seçeneklerinin fazla olması. Çeşme'nin yakın çevresinde sörf yapabilir, antik bir kenti ziyaret edebilir, kaplıcalarda rahatlayabilir, altın kumsallarda denizin tadını çıkarabilir, çevredeki adalara her gün yapılan tekne turlarına katılabilir ya da sakin bir köyde kafanızı dinleyebilirsiniz. Çeşme’de geçirdiğiniz balayı sonrası bütün düğün telaşının yorgunluğunu bedeninizden en önemlisi de ruhunuzdan atarak her zamankinden çok daha rahat ve dingin olacaksınız.
Göcek
Labirenti andıran koyları, doğa harikası on iki adası ile Göcek balayı tatillerinin vazgeçilmezi mavi yolculuk için birbirinden farklı ve sayısız seçenek sunuyor. Mitoloji kahramanı İkarus'un keyifle başlayan, hırsa dönüşen ve hazin bir sonla biten öyküsü Göcek'in önünde uzanan denizde geçer. Babası, yaptığı kanatları balmumuyla İkarus'un omuzlarına yapıştırır. Böylece İkarus uçma yeteneği kazanır. Ancak babası oğlunu uyarmayı ihmal etmez. Eğer fazla yükselirse güneşin balmumunu eriteceğini, alçaktan uçarsa da boğulma tehlikesi olduğunu söyler. İkarus, uçmaya başlar. Bir süre sonra biraz daha yükselir, ancak hırslarına gem vuramaz; biraz daha, biraz daha derken iyice güneşe yaklaşır ve kanatları tutan balmumu erimeye başlar. Sonunda kanatları, ardından da İkarus düşer denize. İşte İkarus'un düşüp boğulduğu bu deniz, Göcek'in önünde uzanan Fethiye Körfezi'dir. Adalarla anakaranın birbirine karıştığı bir burnu dönünce karşınıza çıkıveren nefis koylarıyla Göcek, Fethiye Körfezinin en keyifli yeridir. Her ne kadar eski adı 'Kalimche' olsa da, iki yanında yer alan Telmessos (Fethiye) ve Kaunos'un (Dalyan) zengin tarihine sahip değil. Ancak, coğrafi yapısı ve doğası Göcek'i özel kılıyor. Etkili rüzgârlara kapalı korunaklı yapısı ve insan aklı Göcek'e, ülkemizin ve dünyanın en önemli yat limanlarından biri olma özelliğini kazandırmış. Osmanlı'dan yakın zamana kadar çevre köylerden çıkarılan krom madeninin gemilere yüklendiği liman olan Göcek, bugün yatçıların ve mavi yolculuk tutkunlarının vazgeçilmez durağı. Balayının tamamını mavi yolculuğa ayırmak istemeyenler için Göcek'ten yapılacak günübirlik veya birkaç günlük tekne yolculukları da uygun olabilir. Her sabah saat 10.00’da Göcek'ten hareket eden teknelerle adaların ve koyların tadını çıkarabilirsiniz.
Antalya - Kaş
Ülkemizin en çok rağbet gören balayı ve tatil yerlerinden olan Antalya ve Kaş bölgesi balayı için güzel bir alternatif oluşturuyor. Likya Uygarlığı'nın dağ ve denizle şekillenen coğrafyası, Kaş'ın karakteristik özelliklerini oluşturuyor. Likya Birliği'nin, sarp dağlar ve denizle çevrili ülkesinin önemli kenti Kaş'ın o zamanki adı Antiphellos'tu. 'Kayanın karşısı' anlamına gelen bu isim Kaş'ın kurulu olduğu dağın eteklerindeki kayalık yapıya çok uygun düşüyor. Geçmişin görkemli Likya kenti, şimdilerde büyük şehir kaçkınlarına ev sahipliği yapıyor. Ama yine de Kaş geçmişten beri, 'çılgın' kalabalıkların istilasından uzak kalabilmiş. Bunun en önemli sebebi Kaş'ın büyük kentlere olan uzaklığı ve denize paralel uzanan yolları. Bu uzun ve zorlu yollara katlanmak zor olsada Kaş’a vardığınızda bu zorlukları unutacaksınız. Balayınızı şehir gürültüsünden uzak doğayla başbaşa geçirmek isterseniz Kaş’ı seçenekleriniz arasına koymalısınız.
Bodrum
Son derece hareketli ve günün 24 saatini yaşayabileceğiniz bir balayı mekanı arıyorsanız Bodrum sizin için mükemmel bir alternatif. Gece ile gündüzün ayrı tatlara sahip olduğu Bodrum’da gün hiç bitmez. Akşam üzeri Bodrum'u etkisi altına alan rengarenk günbatımları ve canlı atmosferiyle Bodrum geceleri romantik anlar yaşamak isteyen çiftlere sınırsız alternatif sunar. Sabahın ilk ışıklarına kadar devam eden eğlence güneş ışıklarının rehaveti altında sakin koyların sükunetine bırakır kendini...
Balayınız için Bodrum'u seçerseniz bu masmavi koyların ferahlığında unutulmaz anlar yaşayabilirsiniz. Ya da Çökertme, Mazı, Sazköy, Yeniköy, Pınarbelen, Etrim, Çiftlik gibi küçük çevre köylerde doğayla iç içe vakit geçirebilirsiniz. Gümüşlük'te akşam üzeri deniz gerçekten gümüş gibi. Yalıkavak'ın farklı noktalarından günbatımını mutlaka izleyin. Değirmenlerin önünden ya da Çimentepe'den güneş batarken geçireceğiniz anları asla unutamayacağınızdan emin olabilirsiniz. Bodrum’da eğlenceyi ve romantizmi birarada ve doyasıya yaşayabilirsiniz.
Pamukkale
Bulutların Gölgesinde Yeryüzünün doğal güzelliklerinden payını düşeni fazlasıyla alan Pamukkale, doğal kaynaklar açısından da çok şanslı bir coğrafyada yer alıyor. Pamukkale, her geçen gün daha fazla ilgi gören ve umut bağlanan termal turizm merkezleri açısından çok zengin kaynaklara sahip. Travertenlerin dünyadaki sayılı örneklerinin bulunduğu Pamukkale, her mevsim farklı güzel. Pamukkale'nin şifalı suları Romalılardan beri terapide kullanılıyor. Muhteşem görünümlü kalsiyum oksitli ırmakların tortularıyla oluşan traverten dalgaları, turistler için önemli bir çekim merkezi. Yurtdışındaki benzerlerinin aksine Pamukkale' de travertenlerin üstünde yürüyebilirsiniz. Doğal zenginlikleri kadar tarihi zenginlikleriyle de gelenleri büyüleyen bir kent Pamukkale. Hierapolis antik kentinin arkeoloji literatüründe "Kutsal Kent olarak" adlandırılması, kentte bilinen bir çok tapınak ve dinsel yapının varlığından kaynaklanıyor. Hierapolis antik kenti, Roma ve Helenistik devirden kalma mimari eserlere ev sahipliği yapıyor.
Alanya
Kilometrelerce uzanan kumsalları, antik şehirleri, tabiat harikası mağaraları ve doğa sporlarına uygun coğrafyasıyla yerli ve yabancı turistlerin sadece gezip görmek için değil, yaşamak için de seçtikleri bir yer Alanya. Ülkemizin en gözde tatil merkezlerinden biri olan Alanya'ya gelenleri ilk olarak yarımadanın üzerinde bir taç gibi kurulmuş olan Selçuklu Kalesi karşılıyor. Alanya Kalesi, şehrin en güzel manzarasına sahip. Kalenin yanı sıra eşi benzeri olmayan tersane ve Kızıl Kule gerçekten görülmeye değer güzellikler. Alanya'nın en ilgi çekici özelliklerinden biri de mağaraları. Astım hastalarına iyi geldiği söylenen Damlataş Mağarası bunlar arasında en bilineni. İlginç kaya oluşumlarıyla Fosforlu Mağara, korsanların kadın esirleri tuttukları Kızlar Mağarası ve Aşıklar Mağarası'na keyifli bir tekne yolculuğu sonunda ulaşabilirsiniz. Alanya'nın 15 km. doğusunda yer alan Dim Çayı Vadisi, yazın bunaltıcı sıcaklarında serinlemek isteyenlerin derdine derman olacak nitelikte. Tüm sahillerinden denize girilebilen Alanya, zengin tarihiyle de ziyaretçilerini büyülüyor. Kente 20 km. uzaklıktaki Leatres, kilise, hamam ve tapınak kalıntılarıyla üst üste kurulmuş uygarlıkların öykülerini anlatırken, Alanya'ya 30 km. mesafede olan Iotepe Liman Kenti, doğal limanı ve hakkında üretilmiş efsaneleriyle tanınıyor. Kral Antiaküs'ün karısının adını taşıyan kent, Roma döneminden kalıntılarına ev sahipliği yapıyor. Kargıcak Köyü civarındaki Syedra kale, agora ve tapınaklarıyla yerli ve yabancı turistlerin akınına uğrayan tarihi mekânlardan biri. Alanya'daki modern konaklama tesisleri her keseye uygun tatil seçenekleri sunuyor. Liman yolu boyunca el sanatları, deri, giysi, mücevherat, el çantaları ve yöreye özgü ilginç renklere bezeli su kabaklarının satıldığı dükkânlar, lokantalar, barlar sıralanıyor. Buralarda çok hoş şeyler bulabilirsiniz. Alanya'nın bir başka dikkat çekici özelliği ise kente yerleşen yabancılar. Almanlar başta olmak üzere birçok yabancı Alanya'da ev satın alarak yılın 12 ayını burada geçiriyor.
Uludağ
Kış aylarında balayına giden çiftler için çok güzel bir alternatif olan Uludağ Anadolu’daki Olympos dağlarının en görkemlisi, yaz ve kış insanları kucaklayan bir doğa sığınağı, bitkisel zenginlik bakımından ender yerlerden biridir. Mart ayında alt kademelerde başlayan uyanma, yaz boyunca zirvede devam etmektedir. Bu özellik Mart – Ağustos ayları arasında ULUDAĞ’I çiçek cennetine dönüştürmektedir. Özellikle Orman kuşağının üzerinde yer alan ve pek çok kişi tarafından kıraç olarak bilinen dağda, çok zengin ve bu bölgeye özgü nadir bitki türleri yayılış göstermektedir. Evliya Çelebinin söylediğine göre Bursalılar Bakacak Mevkiinden ayın çıkıp çıkmadığına bakar ve oruca öyle başlarlarmış. Ay çıktığı burada yakılan bir ateşle Bursalılara duyurulurmuş. Bu nedenle buraya Bakacak denmiş ve dört yüzyıldır değişmemiş. Belvi denilen kayalıklardan güneşin batışını izlemek çok keyiflidir. Batıya doğru yüzünüzü dönün ve ufukla birleşen Apolyont gölü sedef gibi karşınızda parlar, batıdan güneş batışını seyrederken aynı zamanda doğudan çam ağaçları arasından ayın doğuşunu izlersiniz. Zirvenin tepesinden bakıldığında Batı Anadolu’nun büyük bir kesimi, girintili – çıkıntılı körfez ve koylar Marmara ve İmralı adaları birer nokta şeklinde karşınızdadır. Daha uzağa bakarsanız İstanbul’ un siluetini görebilirsiniz. Kışın Uludağ’ın ak ipekten örtüsü tüm güzellikleri saklar ve Nisanda karların erimesi ile birlikte, çimenler, 791 adet rengârenk çiçek (bunlardan 28 tanesi sadece Uludağ da yetişir) , göller ve kelebekler ortaya çıkar. Bu doğa harikası yerde eşinizle birlikte romantik anlar yaşayabilir doğanın güzelliklerine tanık olabilirsiniz.
Karadeniz
Balayılarını yurt içinde geçirmek isteyen çiftler için farklı bir alternatif de Karadeniz turları. Karadeniz ülkemizin en nadide köşelerinden biri olmakla birlikte doğa ile iç içe yemyeşil yaylaları, rengârenk kır çiçekleri ile süslü kanyonları ile balayı için mükemmel bir oksijen deposu. Habitatı bozulmamış bir çevrede yaşayan bin bir çeşit yabani hayvan ve bitki, insanı televizyonlarda izlenilen belgesellerin kurmaca aleminden kurtarıp gerçek hayatın bir parçası kılıyor. Karadeniz Bölgesindeki yaylalarımızın çevresi genellikle ladin türü çam ağaçları ile kaplıdır. Karadeniz kıyıları sahip olduğu yeşillikleri sadece bol yağmuruna değil, nemli ve sisli havasına da borçludur. Ancak sahil şeridindeki şehirlerde yüksek nem ve sisli hava yükseklere çıkıldıkça yerini pırıl pırıl bir güneşe, bol oksijenli tertemiz havaya bırakır. Karadeniz yaylalarında bitki örtüsü genel olarak köknar, ladin, sarıçam, sedir, kayın, meşe, ıhlamur, karaağaç, gürgen, kızılağaç, yabani fındık gibi ağaç türleriyle kardelen, yabani açelya, orman gülü, Gökova gibi binlerce çeşit kır çiçeği ile kaplıdır. Patika yolları, yemyeşil ormanlık alanları ve doğa harikası olan birbirinden güzel kanyonları görülesi yerleri arasında. İncesu Kanyonu, Pınarbaşı Valla ( Varla ) Kalyonu, Şehriban Kanyonu, Çatak Kanyonu, Horma Kanyonu, (Anbar Gölü) Şeker Kanyonu, Şeker Kanyonu, Tokatlı Kanyonu ve Sakaralan Kanyonlarını mutlaka gezi listenize almalısınız. Ayrıca Karadeniz Mutfağı” deyince, hemen herkesin aklına gelen bilindik şeyler var; hamsi, fındık ve mısır unu gibi. Oysa Karadeniz Mutfağı’nın en belirleyici özelliklerinden birisi, ot yemekleri… Pek de fazla bilinmeyen bu yemeklerinden tadarak değişik lezzetleri balayı keyfinizde tadabilir ve güzel deneyimler yaşayabilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder